in ,

Zengin Dilenci

hikaye
Edebi Alem yazarları tarafından kaleme alınan hikayeler

Zengin Dilenci

Büyük bir alışveriş merkezinin köşesinde oturuyordu, yerden bir parça gazete sallayıp üstüne oturmuştu. Onun önüne koyduğu eski şapkasında küçük bir miktar para vardı. Herkesin bu yaşlı adamın ya yalnız ya da fakir olduğuna dair bir inancı vardı. Gelenlerden biri şapkasına 20-50 kuruş atırtı ve birisi 1-5 manat (bazı durumlarda) atırtı. Kimin neye gücü çatırdısa. Kağıt para olduğunda, yaşlı adam sakitce parayı aldı ve ceketin yan cebine koyurdu. Bunun bir nedeni olmalı idi. Bazen sokak çocukları, özellikle de genç olanlar, ya şapkasını ya da kağıt parasını şapkasıyla alıp onları kaçırırlardı. Bu yüzden yaşlı adam bunu yapardı.

Zengin Dilenci
Zengin Dilenci

Bir yandan yaz sıcağı, diğer yandan yorgunluk… Yaşlı adam uyuyordu. Kendini güçlü tutuyordu. Keşke birileri bir şişe su alıp verseydi… Uyuya kalmamak için gelip gidenlere dua etti. Yalvarmadı! Duanın da bağlılık olduğunu düşündü. Belki bu adamın parası yoktu. Belki de bana vereceği parayla ihtiyacı olanı satın almalıydı..

Bu sırada, iki gencin keskin adımlarla yürüdüğünü, gözlerini çevredekilerden ayırmadan yüksek sesle güldüğünü, oturduğu semte doğru yürüdüğünü gördü. “Muhtemelen böyle kıyafetler giymiş, ellerinde ve boynunda altınları olan gençler zengin birinin çocuklarıydı.” Bunu düşündükten sonra dilenci tekrar yavaşça dua etmeye başladı. Elinde bir bira şişesini kenara fırlatan genç adam yaşlı adamın yanında duruyordu. Dikkatle ihtiyara bakıp ve şöyle dedi:

-Bu ne aptal zaman! Adamım, şimdi evde oturup dinlenmenin tam zamanı. Önünde çay, televizyon kumandası da elinde. Burada oturup dilenci olarak yaşama! Bugün senden dilenmeni istemiyorum. Hadi, sana para verelim. Bekle 20 manat çıkardım.

Elbette, yaşlı dilencinin sakıncası yoktu. Ona 10, 20, hatta 100 manat versinler. Genç adamın yanında duran arkadaşı sürdü ve yol kenarında pahalı bir arabaya bindi. çıkan genç adam cepinden Portmanatı (cüzdanı) çıkardı.

Zengin Dilenci
Zengin Dilenci

-İkimiz de aynı ülkenin vatandaşıyız. Neden birimiz zengin, diğeri fakir olarak yaşamak zorundayız? – Çocuk cüzdanından para çekti. Sanki parayı etrafdakılara gösterirmiş gibi, o yüz bu yüzene  çevirdi..  Paraların arasından 20 manat çıkardı.

-Hadi, sana sarılacağım! -İhtiyara sıkıca sarıldı.

İlk defa yaşlı adam kendinden utanıyordu. Adam hakkında uzaktan ne düşündüğüne utandı… Ama bu genç adamın ona yaklaşarak yapmak istediği jestlere bakın…

Yaşlı bir dilencinin zayıf bedeni ve üzerine düşen genç bir adamın vücudunun ağırlığı. Yaşlı bir dilencinin bu “yüke” dayanması zor olsa da, sıkıca durdu.

Biraz uzakta duran bir arabanın sinyal sesi duyuldu. Her şey o kadar güzel bitecekti ki…

– Durun! – Çocuk yaşlı adamdan uzaklaştı ve arabada olanlara bağırdı:

-Biraz sohbet etmeme izin verin…

Yaşlı dilenci şapkasını çıkardı ve tozunu çırptdı. Çocuk parayı cebine koydu ve yaşlı dilenciye söyledi:

– Amca, sıkı dur! Ben gidip onlara bir ders veriyorum. Kendini sıkma, geliyorum. İki dakika beklesenize… – Arabaya doğru yürüdü.

– Peki, sen … – Yaşlı adam genç bir adamın peşinden kekeledi.

– iki dakikaya ben geri dönüyorum, iki dakika. Tamam mı?- Çocuk yaşlı adama döndü, elini sıktı ve arabaya doğru yürüdü.

Arabanın arka koltuğunda oturan genç adam arabadaki iki kişiye şunları söyledi:

– İki dakika boyunca bir insan gibi konuşmama izin verin ve bana düşen işi yapayım

Çocuklar gülüyordu. Genç adam kafasını pencereden dışarı çıkarttı ve çığırdı:

– Amca, Kendini koru!

Araba  yerinden terpendi (kıpırdadı) ve gözden kayboldu.

Biraz sonra, yaşlı adam elini ceketinin cebine soktuğunda, önceki “sıcak ve samimi” kucaklamalarının nedenini anladı.

– Pff, yardımınıza! Muhtemelen annen de seni doğurmadı, seni çaldı..

NOT (Post Spectrum): “İki gündür yaşlı adamı izliyordum. Cebine kağıt para koyduğunu biliyordum. Zamanında sinyal verdiniz…”

Ali Aliyev

Edebi Alem

YouTube: Edebi Alem “Zengin Dilenci – Zengin Dilenci”

Eseri Beğendiniz mi?

29 Beğeni
Upvote Downvote

3 Yorum

Yorum Gönder
  1. Ali Bey, aramıza kısa zamanda katılmış olsanız da uzun yıllardır yazarlık yapmış olduğunuzu eserlerinizde ki kaliteden ve o hoş üslubunuzdan anlayabiliyorum. Tebrik ediyorum sitemize hoşgeldiniz. Tüm eserlerinizi merakla bekliyor olacağım.

  2. Ders çıkarılabilecek bir eser. İnsanlara gösterilmeye çalışılan ile , insanlardan gizli yapılan. Ne farkeder her ikisininde şahidi vardı aslında. Yazarının kalemine sağlık diyorum, düşünmemi sağlayan bir eserdi. Sizleri daha fazla görmek isteriz edebi âlemde.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zurna dürüm – 4

Pandeminin Bireyler Üzerindeki Etkileri