in ,

Fuzuli Anadolu’ya Neden Gelmedi?

Fuzuli Anadolu’ya Neden Gelmedi?

Fuzuli Anadolu’ya Neden Gelmedi?

“Fuzuli ister isen izdiyâd-ı rütbe-i fazl /Diyarı Rum’ u gözet. Terk-i hak-i Bağdat et.”(Fuzuli,Fazilet rütbenin yükselmesini istiyorsan Bağdat toprağını terk et, Anadolu’ya git) diyerek, İstanbul’a gelmek istemiş fakat bu isteği gerçekleşememiştir.

İslam kültür ve edebiyat tarihinde, Fuzuli mahlası ile adını duyuran şairimiz, ortaya çıkardığı eserler ve hakim olduğu lehçelerle adını duyurmayı başarmıştır. Divan edebiyatının en büyük şairi olma özelliğini taşırken, bu anlamda bolca eserler vermeyi de ihmal etmemiştir. Yaşadığı dönem boyunca Osmanlı padişahları ile yolu kesişen Fuzuli, adını bu kadar methettirmeyi başarmışken neden acaba Anadolu topraklarına ayak basamamış ve devleti âliye olan bu şehre kök salamamıştır?

Fuzuli Anadolu'ya Neden Gelmedi?

O dönemlerde İstanbul sevdası ile tutuşan pek çok şair gibi Fuzuli de, İstanbul’a gelmeyi çok istemiştir. Baki, Nefi gibi şairlerin adını duyarken; eserlerde hatıralarına yer verilirken; onlardan daha çok eser ve divanlar yazmış Fuzuli, dönemin siyasi meseleleri yüzünden çekimser davranmış ve bu arzusunu yerine getiremeden vefat etmiştir.

PEKİ ONUN YAŞADIĞI DÖNEMDE YAŞANILAN TATSIZ OLAYLAR NEYDİ?

Osmanlı Devleti’nin padişahlarından Yavuz Sultan Selim, Safevi devleti ile ilişkilerini bozmuştu. Osmanlı’nın Doğu Anadolu Bölgesi’nde Şii faaliyetlerini sürdüren Safeviler, bir tehlike arz ediyordu. Şii-Sünni çatışmalarının sürdüğü bir zamanda, Fuzuli de o topraklara yakın İran bölgesinde yaşıyordu. Bizatihi olaylara müdahale etmese de kültürel anlamda eserleri ile dönemi anlatıyordu. Geniş bir perspektif ile eserlerine göz atıldığında, Osmanlı’yı öven sözlerinin altında aslında tam tersi hicvettiği gerçeği ortaya çıkıyordu. Buradan da sanatının ve kaleminin ne kadar güçlü olduğunu görüyoruz. Dilini ustaca kullanan Fuzuli’nin eserlerine genel olarak bakıldığında da zaten söz oyunlarına çokça başvurduğunu görürüz. Hal böyleyken dönemin iç karışıklıkları ve minval hareketler üzerine, Fuzuli Anadolu’da adını duyurup daha çok kıtaya kök salabilecekken, bu duruma engel sebeplerden yol alamamıştır. Bir dönem Kanuni Sultan Süleyman, İran topraklarına hükmederken Fuzuli’nin namını duymuş ve onun çalışmalarına karşılık bu değerli şaire maaş bağlamıştır. Fakat bu durum çok sürmemiş, halkın kötümser yaklaşımı sebebiyle maaşı engellenmiştir. Fuzuli “Şikayetname”sinde bu durumdan bahseder. Sultan-ı Şuara (şairler sultanı) ünvanını belki de en çok hak eden şairimiz Fuzuli’nin yalnızca bu mahlası ile anılması bundandır.

Fuzuli Anadolu'ya Neden Gelmedi?

FUZULİ ‘ NİN BİRBİRİNDEN GÜZEL ESERLERİ, OLUŞTURULMUŞ DİVANLARI VE İLKLERİ VARKEN NEDEN SU KASİDESİ’NE METHİYELER DÜZERİZ?

Su Kasidesi denildiğinde akla gelen hemen Fuzuli olur. Onun birbirinden güzel eserleri varken, edebiyatımızda ön plana çıkmış ve en çok bilinen eseri olma özelliğine sahip olan kasidesi, nazım türü bakımından naat alanına girer. Naat Peygamber Efendimiz’ i konu alan, onu öven, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan manzum eserlerdir. İşte bu noktada “Neden Su Kasidesi en çok ilgi gören eser olmuştur?” sorusuna cevap verebiliriz. Sadece bu eserle kalmayıp, edebiyatın yakın dönem şairlerinden Nurullah Genç’in Yağmur şiiriyle gönüllerde ne kadar büyük yer edindiğini görebiliriz. Allah’a ve Rasulüne yazılan tek bir cümle dahi zayi olmaz, aksine sizi yüceltir. Sizi toplum nezdinde sevdirir.

Derin düşünen ve sağlam yazan kalemlerin inceliğini görebilmek büyük mutluluk benim için. Şairlerin hakkında akılda kalan sorulara cevap vermek gayesiyle kaleme aldığım bu çalışmalardan faydalanmanız ümidiyle…

 

Aliye Nur Akarsel

Eseri Beğendiniz mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Erken Uyanış

Üç Günde Üç Çağ Atladım Dünyada